Paramiak+’ın 23 Mayıs 2024’te yayınladığı altı bölümlük psikolojik gerilim dizisi Insomnia, kırkıncı yaş gününe yaklaşırken aniden şiddetli uykusuzluk sorunu yaşamaya başlayan Emma Averill’in etrafında gelişir. Başarılı bir iş kadını olan Emma, artan uyku yoksunluğunun yarattığı unutkanlık, odaklanma bozukluğu ve halüsinasyonlarla mücadele ederken, annesinin kendisiyle aynı yaşta benzer bir psikoz geçirdiği geçmişiyle yüzleşmek zorunda kalır. Kendi akıl sağlığından şüphe etmeye başlayan kahramanımız, geçmişindeki karanlık sırları ortaya çıkarmak adına hem zihninin sınırlarını zorlayacak hem de aile dinamiklerinin gölgesinde gerçeklerle yüzleşecektir. Başrolde Vicky McClure’ın hayat verdiği Emma Averill’e ek olarak, dizide Emma’nın eşi Robert rolünde Tom Cullen, kız kardeşi Phoebe olarak Leanne Best, çocukları Will ve Chloe’yi canlandıran Smylie Bradwell ile India Fowler, annesi Patricia’da Corinna Marlowe, genç Patricia’yı ise Amy Marston görüyoruz. Ayrıca, vakıf polislerinden DI Hildreth karakterine Michelle Bonnard, Caroline Mitchell’e Lyndsey Marshal ve Julian Sandford’a Dominic Tighe hayat veriyor. Yönetmen koltuğunda Börkur Sigthorsson’un oturduğu yapım, Sarah Pinborough’un 2022 romanından uyarlanıp, gerilim dozunu giderek yükselten atmosferiyle dikkat çekiyor.
“Invasion”, Apple TV+’ın 22 Ekim 2021’de yayın hayatına başlayan epik bir bilim kurgu dramasıdır. Dünyaya, insanlığın varlığını tehdit eden bilinmeyen bir uzaylı türü iner ve bu istilanın etkileri, beş kıtada beş farklı sıradan insanın gözünden gerçek zamanlı olarak anlatılır. Hikâye; ABD’de emekliliğe hazırlanan Şerif John Bell Tyson’ın (Sam Neill) küçük kasabasındaki tuhaf olaylardan, Japonya’da yeniden ayağa kalkmaya çalışan bir iş kadınına, Afganistan’da görev yapan bir gazetecinin zorlu şartlarda hayatta kalma mücadelesine kadar geniş bir coğrafyada umut, panik ve dayanışma duygularını iç içe geçirir. Dizinin kadrosu, “Jurassic Park”la tanınan Sam Neill’e ek olarak, Kanadalı aktör Shamier Anderson (Trevante Ward), İranlı oyuncu Golshifteh Farahani (Aneesha Malik) ve Japon yıldız Shioli Kutsuna (Mitsuki Yamato) gibi uluslararası isimlerden oluşur. Karakterler arasındaki farklı sosyal, kültürel ve coğrafi bakış açıları, istilanın sadece bir aksiyon spektaklinden öte, insanlık hâllerine dair çok katmanlı bir drama hâline gelmesini sağlar.
“Bad Thoughts” dizisi, Tom Segura’nın yaratıp başrolünde yer aldığı, Netflix’te 13 Mayıs 2025’te yayınlanan (ABD) altı bölümlük bir kara komedi antolojisidir. Bu yapım, Tom Segura’nın her bölümde farklı karakterlere büründüğü skeçler aracılığıyla “edep sınırlarını zorlayan komik ve rahatsız edici” öyküler sunar. Bölümler, “Jobs”, “Success”, “Family”, “Love”, “Communication” ve “Health” gibi temalar etrafında şekillenerek, gündelik hayat ile kabus arasında grotesk ve sivri dilli hikâyeler anlatır. Oyuncu kadrosu arasında, Tom Segura’nın yanı sıra Robert Iler (Evan), Daniella Pineda (Mrs. King), Arturo Castro, Arnold Chun, Alexis Abrams gibi isimler yer alır. Eleştirmenler ve yorumcular, dizinin grotesk ve “rahatsız edici derecede komik” tarzı nedeniyle izleyiciyi düşündüren, bazen de tartışmalı içerik sunduğunu belirtiyor. Bazı kritiklere göre seri, Tim Robinson’ın “I Think You Should Leave” gibi sketch‑komedi işlerine benzer, ancak daha fazla şok ve grotesk öge içeriyor.
Delirium, Kolombiyalı yazar Laura Restrepo’nun aynı adlı romanından uyarlanan ve Netflix’te yayınlanan bir dram–gerilim mini dizisidir. 1980’lerin başında Bogota’ya dönen edebiyat profesörü Fernando Aguilar, karısı Agustina’nın aniden ortaya çıkan sinir krizlerinin ardındaki gizemi çözmeye karar verir. Agustina’nın zihinsel çöküşü, Fernando’yu aile sırlarından çocukluk travmalarına, yasaklı madde kaçakçılığına ve Bogota’nın sosyetesinde saklanan karanlık gerçeklere kadar uzanan tehlikeli bir dünyaya sürükler. Başrollerini Juan Pablo Raba (Fernando Aguilar), Estefanía Piñeres (Agustina) ve Juan Pablo Urrego’nun paylaştığı Delirium, güçlü oyuncu kadrosuyla dikkat çeker. Dizide ayrıca Agustina’ya yardım etmeye çalışan terapist ve araştırmacı karakterlerinde de tanınmış Kolombiyalı isimler yer alır.
“Olympo”, Netflix’in 20 Haziran 2025’te yayımlanan tek sezonluk İspanyol gençlik ve spor draması, Pirineos Yüksek Performans Merkezi’ndeki umut vadeden sporcuların karanlık sırlarını gün yüzüne çıkarıyor. Dizinin açılış sahnesinde eş zamanlı olarak senkronize yüzücü Núria’nın gizemli bir kaybı ve yüzme sporcusu Amaia’nın aniden bayılması, merkezde uygulanan performans artırıcı ve etik dışı yöntemlerin ipuçlarını taşır. Hikâye ilerledikçe, bir yandan kurumsal sponsor Olympo’nun genç yetenekler üzerindeki baskısı, öte yandan dostluk ve ihanet temaları dikkat çekici bir gerilim yaratır. Başrolde, hırslı ve idealist Amaia Olaberria karakterine hayat veren Clara Galle’e; Zoe Moral rolündeki Nira Osahia’ya; ve sert ruhlu rugby oyuncusu Roque Pérez’i canlandıran Agustín Della Corte’a ek olarak Nuno Gallego, María Romanillos ve Martí Cordero gibi genç yetenekler eşlik ediyor. Dizinin yaratıcı kadrosunda Jan Matheu, Laia Foguet ve Ibai Abad’ın imzası bulunurken, Pablo Borghi’nin müzikleri ve Carlos Garcés ile Miquel Prohens’in sinematografisi, sporun coşkusunu ve gerilimini görsel açıdan etkileyici kılıyor.
“Zamanın Kapıları”, Ayşe Övür’ün “Zamanın Kapıları: İstanbul’un Öteki Yüzü” adlı romanından uyarlanan bir dizi. Hikâye, içe dönük ve dahi bir bilgisayar mühendisi olan Sinan Toprak’ın (Birkan Sokullu) eline geçen esrarengiz bir kitabın peşine düşmesiyle başlar. Bu sırada, ünlü bir iş insanının kızı Nevra Özer (Esra Bilgiç), kendi karanlık geçmişiyle yüzleşmek zorunda kalır. Sinan’ın kitabın taşıdığı gizemin kilidini çözme çabası, Nevra’nın sırlarıyla iç içe geçerek ikiliyi beklenmedik tehlikeler ve zamana dair paradokslarla dolu bir yolculuğa sürükler. İzleyici, hem aşkın hem de bilimin sınırlarında dolaşan bu gerilim dolu macerada zamanda kaybolmanın ne anlama geldiğini keşfeder. Başrollerini Birkan Sokullu (Sinan) ve Esra Bilgiç (Nevra) paylaşırken; dizide ayrıca Erkan Can, Alper Saldıran, İbrahim Selim, Cem Bender, Meral Çetinkaya, Elif Aksu gibi deneyimli isimler de yer alır. Yönetmen koltuğunda Yunus Ozan Korkut’un oturduğu yapımın senaryosunu Büşra Cebeci, Ayşe Yaren Avcı ve yönetmen kendisi birlikte kaleme alırken, yapımcılığını Fatih Aksoy üstleniyor.
“Geleceğe Mektuplar” , 2023 yılında, bir grup eski lise arkadaşının yıllar önce bir mezuniyet töreninde birbirlerine yazdıkları mektupların, guruplarının en meraklı üyesi Cem’in kızı Selin’in tesadüfen bulduğu bir sandık aracılığıyla yeniden hayat bulmasıyla başlar. Her bir zarf, gönderdiği kişiye dair umutlarını, pişmanlıklarını ve henüz gerçekleşmemiş hayallerini anlatır; zarfı alan karakterler, içindeki satırlarla yüzleşirken geçmişin gölgesinde kalmış duygular tekrar canlanır. Hikâye, zaman ve mekan kavramlarını ustalıkla harmanlayarak, dostluk bağının kırılganlığını ve hayallerin peşinden gitmenin cesaretini izleyiciye taşır. Başrolleri, hem samimi performansları hem de güçlü kimyalarıyla dikkat çeken Gökçe Bahadır ve Onur Tuna paylaşırken; Pelin Karahan, Saygın Soysal ve Yusuf Akgün gibi isimler de karakterlerin iç dünyalarına derinlik katan oyunculuklarıyla öne çıkıyor. Yönetmen koltuğunda Cenk Ertürk’ün, senaryo masasında Rana Denizer’in bulunduğu dizi, detaylı prodüksiyon tasarımı ve duygusal açıdan zengin müzikleriyle de izleyicide uzun süre unutulmayacak izler bırakıyor. 8 bölümlük tek sezonluk yapısı sayesinde olay örgüsünü yoğun ve sürükleyici tutarken, final bölümündeki sürpriz dönüş, izleyiciyi geleceğe dair umut dolu sorularla baş başa bırakıyor.
“Aşkı Hatırla”, geçmişle hesaplaşmanın ortasına düşen iki gencin hikâyesini anlatır: Zeynep’in tek umudu, yıllar önce kaybolan babasının izini sürmektir; Mehmet ise aile sırlarının ağırlığını taşıyan, kalbini kapatmış bir adamdır. Birbirlerine rastladıklarında, her adımda yeni bir düğüm çözerken aynı zamanda kendi duvarlarını da yıkarlar. Dizi; aile bağları, hafızanın seçiciliği ve affetmenin zorluğu etrafında dönerken, romantizmi polisiye tadında sırlarla harmanlar. Başrollerde Cansel Elçin (Mehmet) ve Vildan Atasever (Zeynep) yer alır; onlara Bülent İnce, Feride Çetin ve usta isimlerden Sümer Tilmaç gibi oyuncular eşlik eder. Yan karakterlerin her biri, ana hikâyeyi besleyen ayrı bir geçmişe ve motivasyona sahiptir; bu da diziyi sadece bir aşk öyküsü olmaktan çıkarıp, katmanlı bir dram hâline getirir. Kısacası “Aşkı Hatırla”, aşkın hafızayı tazelediği, sırların ise zamanla mutlaka su yüzüne çıktığı bir yolculuktur.